2 Mayıs 2025 Cuma

İLK MASALIN

                                    İLK MASALIN

''Evvel zaman içinde kalbur saman içinde yemyeşil bir orman varmış. Aslanından

geyiğine, kuşundan kurbağasına, akrebinden sansarına, sırtlanından zürafasına

çeşit çeşit hayvan bu ormanda yaşarmış. Ancak günlerden bir gün, bu ormanda

pembe bir timsah doğdu. Kendine özgü rengi onun avlanmasını zorlaştırıyordu,

aç kalan timsah zamanla diğer hayvanlara alay konusu oldu. Diğer hayvanların

davranışları nedeniyle tek başına yaşamak zorunda kalan timsah hep hüzünle 

doluydu. Ta ki çok tatlı küçük bir arkadaş edinene kadar, narin uçamayan bir kuş.

Kuş küçüktü ve ailesini kaybetmişti. Bu yüzden timsahın sırtına çıkıp kendince 

uçmayı denedi. Tekrar tekrar timsahın sırtından atlayarak pratik yaptı. Günden

güne uçma denemeleri yapan kuş bir gün timsahın ağızının içinde uyuya kaldı.

Açlıktan sersem olan timsahın gözü döndü ve bir hamlede kuşu kanatlarından

ısırdı. Arkadaşını hemen ağızının içinden çıkardı ama artık çok geçti. Arkadaşı,

küçük kuş asla bir daha uçamayacak şekilde damgalandı. Timsah, üzüntüsünden

ağlamak istedi ama göz yaşları kuruydu. Ağlamak için bir bataklığı kurutacak

kadar su içen timsah sonunda başardı ve bir dere yatağı oluşturacak kadar 

ağladı. Bir kere bile durmayı düşünmeden, tek sahip olduğu dostuna affedilemez

bir zarar verdiğini bilerek ağladı. Sular sel oldu, timsah durmadı. Timsah açtı,

dışlanmıştı ama onu seven biri vardı, neden böyle olduğunu anlamadı, neden

sürekli kendisinin başına böyle şeyler geldiğini bilmeden ağladı. Bir daha da 

bilemeyecek hale gelene kadar, kendi göz yaşlarında, uçamayan arkadaşını da

kendisiyle beraber boğacak kadar ağladı. Kimse o günden sonra timsah ve kuşu

bir daha görmedi ama timsahın göz yaşlarından oluşan dev su yatakları ormanı

olduğundan on kat belki de yüz kat bereketli bir yer haline getirdi. Çiçekler açtı,

böcekler toplandı, kışın soğuğuna göğüs geren meyveler yetişti ve hiç kimsenin 

aç kalmayacağı kesinleşene kadar binlerce ekin büyüdü. Etçili, otçulu, hepçili

hepsi beraber timsahın göz yaşlarından olan gölde buluştu. Beraber, neden 

yaşadığını bilmeden göçüp giden bir timsahın oluşturduğu güzelliğe hayran

kaldılar. Ancak hala var olsaydı timsah hayatlarının anlamının bir etki bırakmak,

bir hatıraya dönüşmekten ibaret olduğunu anlayabilirdi. Eğlendiler, güldüler,

sevindiler. Onlar da tüm bunlara sebep olan timsahın yanına zamanla gittiler.''




(Genç yaşta kalıtsal bir hastalığa yakalanıp yazar olma hayalinden mahrum kalan  

anonim bir çocuk için yazılmıştır. Pembe bir timsahının olmasını, diğer timsahlar 

tarafından dışlansa bile o pembe timsahla arkadaş olacağını söyleyen çocuk 

hastalığı nedeniyle 2006'da hayatını kaybetmiştir. Bir zamanlar var olduğun için

teşekkür ederiz.)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

2025

  Hemen anlatmak istediğim şeyin içine girmek istemiyorum. Biraz soluk almanıza müsaade etmem gerek. Öncelikle 2025 hakkında genel bir şeyle...