eskiden diken diken olurdu. Gelecek çoktan geldi aslında ama biz ona
kızacak zamanı ancak şimdi bulabiliyoruz. Zaten dünün geleceğindeyim
ama yarının geleceği daha bir cazip daha bir baskın. Belki masamdaki
böcektendir.
***
**
*
Şaşıracak bir şey yok aslında.
*
**
***
Önceden masamda bir böcek vardı. Dediğim gibi muhtemelen suçlu o. Öyle
sıradan bir böcek olduğuna bakmayın. Böceğe bir anlam yüklemek zor değil.
Sonuçta o masadaki bir böcek. Örümceği, hamamböceğini, sineği, çekirgeyi,
akrebi, karıncayı, kelebeği herkes bilir. Ama o tanımadığım bir böcekti. Adını
bilmediğim bir böcekti. Demek ki bir amacı vardı. Belki bana bir şeyler
söylemeye gelmişti. Eğer öyle bir amacı varsa ben de en azından onu bir kere
daha hatırlayıp ona yapabileceğim yardımı yapmalıyım. Sonuçta o sıradan bir
böcek değildi. Yani, aslına bakarsanız baya sıradandı ama sonuçta o böcek.
*
**
***
Dur, dur
***
**
*
Ama haber vermedi. Kötü bir şey olacağını biliyorsa bana söylemesi
gerekirdi. HAİN BÖCEK.
**
**
**
Böcek ?
**
**
**
Böcek mi ? Bir böcek miydi o ? Ya çok üzgün olduğu için
ne olduğunu unutup böceğe dönüşmüş bir adamsa ! Çabuk ona
yardım etmem gerekir. Ama bekle, yine de önce bana her şeyi
söylemesi gerekirdi. Biraz erkek ol be böcek !
*
*
Kıpırdama.
*
*
Bu ne böyle ? Anne yardım et, boynumda bir kafa var ben de onun
içindeyim. Gri bir yağmur şehri kaplıyor. Yağan yağmur soğuk ve
ürpertici. Denizin betona çarpan dalgaları yankılanıyor ve evsizler
böceğe hürmet ediyor. Nasıl bir his mi ? Güzel. Sana neşe getiren
bir acı. Silah mı, ah hayır. Silaha gerek yok ki sen buradaki en büyük
silahsın.
*
Böcek yok.
*
Burada kal. Bir kadeh kaldır. Burası olman gereken bir yer. Sahip
olduğun tek yer belki de ama yine de bir yer. Sokaklar ve sodyum
buharlı sokak lambaları var. Gökyüzü, dünya... Hala hayattasın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder