3 Ocak 2025 Cuma

İNSAN

 


                                             İnsan

        Uzun uzun değil de aklımda ne varsa çalakalem onu yazacağım.

 Malum her konuşulan her şeyin içinde insan olduğundan pek farklı

 bir şey de yazmıyorum. Sadece alelacele yaşamanın nasıl herkesi

 yıprattığını kendi ailemde de olsun görüyorum. Belki üst sınıf alt

 sınıf diye çoktan ayrıldığımız için biz daha koşuşturma içinde bir

 hayat yaşıyoruz ama bu bunu kabul etmemiz gerektiği anlamına 

 gelmiyor. Hastayken de, sağlıklıyken de, sağken de, hatta öldükten

 sonra bile üzerine konuşup mutlu olduğumuz, hüzünlendiğimiz.

 insanlar var. Yaşıyor olduğumuz sürece yaşadığımızdan çok diğer

 her şey hakkında fazlasıyla endişeleniyoruz. Hala insanken, hala

 önceden olduğumuz kişiden kalıntılar taşıyorken, yaşlansak bile

 kırışıklıklarımızda anılar yaşatıyorken... Daha ne kadar güleceğimizi

 düşünmek yerine, önce ellerimize sonra yanımızdakilere bakıp hiçbir

 şey yapmadığımız zamanlarda bile bilincimizde yetişen bir tohum 

 olduğunu unutmamalıyız. Biz farkında olmasak bile büyüyen bir

 ''İnsan Tohumu''. Kafamızı kaldırıp yere bakmayı mı yoksa gökyüzüne

 bakmayı mı tercih ettiğimize kafa yormayan, kendi halinde gelişen 

 bir tohum. Hızla filizlenip bir ağaca dönüşüyor ve gittikçe güçlenip

 gökyüzünün en derinine saplanıyor. İnsandan oluşan meyvelerini 

 taşıyan ağır dallar yıldızlara uzanıyor. Sanki orada da biri var gibi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

2025

  Hemen anlatmak istediğim şeyin içine girmek istemiyorum. Biraz soluk almanıza müsaade etmem gerek. Öncelikle 2025 hakkında genel bir şeyle...